9 Haziran 2009'da yapılan röportaj...

CA : Tamam,evet,işte herkesin beklediği an geldi,bu yüzden chatteki herkes sakin olsun. Ville, bu akşam bizim için bunu yaptığından dolayı çok teşekkür ederiz.

VV: Benim için bir zevk. Helsinki’den size neşeli bir günaydın. Evet. Beni ağırladığınız için teşekkürler.

CA: Oh,her zaman tabi ki .

VV: Ah, harika. Kulağa iyi bir ilişki gibi geliyor. Bu durumda yatağımda yer açmam gerekecek. *güler*

CA: *güler* Oh,sakın bana tekrar yatağından söz edeceğini söyleme. Bunu Heartagram Day’de de yapmıştın.

VV: Ah tamam,evet,biliyorsun,ben ıı,bilirsin, kısa süreli hafızam berbat. Gençken esrara ilgim vardı. Bu durumda sanırım,ımm,galiba,önceden söylediğim şeyleri aynen tekrar ediyorum,ve beni mazur görmek zorundasın çünkü saat sabahın 4’ü ve yaklaşık 6 saattir Twin Peaks izliyorum ve kafam bulandı gibi bi şey.

CA: Önemli değil,seni affediyoruz.

VV: Ah teşekkür ederim . Bahanelerim yeni bahaneler üretiyor.Tüm suçu Twin Peaks ve David Lynch’e at.

CA : Direk herkesin bilmek için ölüp bittiği konuya dalıyorum,herkes yeni albümle ilgili haberleri duymak için ölüyor.

VV : Tabi ki.

CA : Bu durumda şeyden başlayalım – ne zaman ve nerede kaydedeceğinizi söyleyebilir misin?

VV : Şey,başlangıç olarak LA’de olacak,Ağustos’ta stüdyoda olacağız. Hızlı bir giriş yapmayı düşünüyorum önce,biraz dışarıda takılmak ve sonra Matt’le,albümün prodüksüyonunu yapacak olan arkadaş,zaman geçirmek. Adı Matt Squire. Ve um, bilirsin, onunla birkaç ay önce tanıştık ve,ımm,etkileşim yaşadık çünkü ikimiz de aynı yaştayız ve, bilirsin, aynı esas noktalar konusunda da hemfikiriz. İlk tanıştığımızda üç saat boyunca Depeche Mode ve U2 hakkında konuştuk. HIM veya beraber çalışma konusundaysa konuşmadık bile. Ki bu birini tanımak için oldukça iyi bir yol , Brian Eno hakkında konuşmak,onun With or Without You’da çıkardığı çılgın seslerden bahsetmek gibi şeyler, bilirsin.

CA : Bu mükemmel .

VV : Evet çok eğlenceliydi .

CA : Peki , bize biraz da yeni albümün nasıl bir sounda sahip olacağını söyleyebilir misin ? Daha önceden biraz punk olacağını söylemiştin. Hala öyle mi ?

VV : *güler* Bu hergün değişiyor. Büyük ihtimalle şu aşamada reggae diyebilirim. Kingston’da böyle bir sürü şeyi karıştırıyoruz . Um,şu ara biraz prova yapıyoruz,bazı demolar kaydediyoruz .. Imm sanırım .. Rip Out The Wings of a Butterfly’la , The Funeral of Hearts ve Right Here In My Arms arası gibi bir şey olacak . Oldukça 80’ler , oldukça açık , cüretli , ve beraber söylenebilecek şarkılar .

CA : Ah, müthiş .

VV : Ya da bilirsin, um , en azından , umarım dünyada bir yerlerde hala beraber şarkı söylemek isteyen birileri vardır . Ben bu şarkılara duşta eşlik ediyor olacağım bundan biraz daha sert ve direk olacak . En son bunlardan bahsettiğimiz zaman Venus Doom’un uzun şarkılarla bayağı karanlık ve metal olacağını söylüyorduk,ve bu kez bu imajı çarpıcı ve hızlı bir şekilde yok etmeyi planlıyorum . Albüm henüz hazır değil,henüz değil , daha stüdyoya girmedik, bu yüzden söylemesi zor , ama demolara bakarak söyleyebilirim ki .. umm , çok heyecanlı ve biraz da sersem gibiyim . Şu anda kulağa öyle gelmediğimi biliyorum ama ..

CA : *güler* Saat daha sabahın 4ü ve bu saatte kulağa çok da heyecanlı gelmene gerek yok.

VV : Şey, bilirsin , geçen gün bu saatte müthiş heyecanlıydım , ama biliyorsun , ben yalnız bir adamım şu sıralar, ve artık içmiyorum da, bu yüzden heyecanlı olmamı sağlayacak hiçbir şey yok *güler* hiçbir şekilde

CA : *güler* evet tamam , her neyse

VV : *güler* evet kesinlikle “her neyse”.

*Karşılıklı gülüşme*

CA : Ah , Tanrı’m , görüyorsun , beni baştan çıkardın.

VV : Öyle mi ? *güler* şey evet , bu bazen olur

CA : Albüm ismiyle ilgili herhangi bir fikriniz var mı ?

VV : Evet şey, ummm .. Kafamda bazı fikirler var tabi , ama büyük ihtimalle adı ‘SCREAMWORKS : Love in Theory and Practice.

CA : İlginç.

VV: Şeyy, bu biraz bizim müziğimizdeki kara mizah , ve sonra kendini açıklıyor , sözlerde , müzikte ve ezgide . Bilirsin , zevk çığlıkları ve acıdan doğan çığlıklar kolaylıkla iç içe geçebilir ve zaman zaman aradaki farkı söylemek çok zorlaşabilir , bu benim aşk hayatımın hikayesi *güler* “tek kişilik” aşk hayatımda yani. Biliyorsun , ımm , şimdi o fıkrayı söylemek istemiyorum , Coldplay dinleyen adamlar ve onların nasıl mastürbasyon yaptıklarıyla ilgili , ama ııı , internette bulabilirsin .

CA : *güler* Aaa , ama şimdi bize söylemek zorundasın, çünkü ima ettin .

VV : Hayır, ımm , ben her zaman fıkra anlatmakta kötü olmuşumdur , çünkü , ımm , canl alıcı noktayı her zaman en başta söylerim , bu yüzden benim yaptığım şakalar anlamsız olur

CA : Tamam , öyleyse dinleyen herkes,gidip ne olduğuna bakın ve gelip bize anlatın.

VV : Evet , ama büyük ihtimalle bunu onların resmi sitesinde bulamazsınız

CA : Büyük ihtimalle bulamazlar .

*gülerler*

CA : bakalım .. bize başka neler anlatabilirsin ..

VV : Coldplay hakkında mı ? *güler*

CA : hayır hayır , Coldplay hakkında değil *güler*

VV : altın duşlar sarı renklidir ..

*biraz daha gülüşme*

CA : hayır , Coldplay değil , albüm hakkında

VV : Ah tamam , öyle olsun . Şey biliyorsun , hergün prova yerine gidiyoruz ve şu ana kadar 11 ya da 12 şarkıya sahibiz , albüm için 15 olmasını umuyorum ve.. umm , ne bilmek istiyorsun? Uzun zamandır dışarı çıkmıyorum , eve geldiğimden beri gitar tıngırdatıp şarkı sözleri yazıyorum, geliştiriyorum , Linde gelip beni prova yerine götürüyor ve son 5 aydır hayatım bundan ibaret.

CA : Yaz için festivallere ya da konserlere katılmıyorsunuz .

VV : Hayır katılmıyoruz , zamanım olmadığı için . Şey, Faith No More var burada şu ara , Helsinki’de çalıyorlar , sanırım bir hafta içerisinde falan , onları görme şansım hiç olmamıştı bu yüzden belki gidip bakarım , ama onun dışında .. ımm . Sanırım evde kalıp konsantre olacak , mouse’ı tıklayarak Gas’ın boktan davul kayıtlarını düzenleyeceğim. O kadar da kötü değil ama daha iyisi de olabilirdi. *güler*

CA : Her zaman daha iyisi vardır.

VV : Evet , şey , görünüşe bakılırsa bagetleri tüm bu bebek bezi değiştirme olayından dolayı biraz paslanmış ..

CA : Şey, sonuçta o artık bir baba , ona biraz zaman vermelisin.

VV : Evet , aslında buna alışmaya başlamıştı ama geçen hafta .. ımm , prova sırasında , iki hafta falan önce de olabilir , bir koku vardı , hepimiz merak ediyorduk , ve bilirsin , tüm alanı pis bir koku sarmıştı ve burada bir sürü müzik aleti vb. var , ve gerçekten kaka gibi kokuyordu ki Gas ne olduğunu çözdü , bi sebepten ötürü altını değiştirdiği bebeğin bezini bizim koltuğumuzda bırakmış ..

CA : ah hayır!

VV : .. bu yüzden de hala öğrenme aşamasında , rock n’ roll ve bebekleri nasıl ayırt edeceğini. Şimdilik . Ve çocuğu bu kadar erken yaşta rock n’ roll diyarıyla tanıştırmanın pek de doğru olduğunu düşünmüyorum Bence bebekte gerçekten , gerçekten , gerçekten travmatik etki yaratacak . Bilirsin , ömrü boyunca onun takip edecek falan.

CA : Ovvv . Imm, peki tam olarak albümün çıkış tarihiyle ilgili bir bilgi var mı ?

VV : Şey, bunu Sevgililer Günü’ne yetiştirmeye çalışacağız . Ana fikir bu . Mantıklı geliyor , Ağustos’ta stüdyoya gireceğiz , ve kayıt Ağustos , Eylül ayında devam edecek …

CA : özür dilerim , bi dakikalığına seni bölebilir miyim ?

VV : Tabi ki .

CA : Yayın akışını kaybettim , bunu son zamanlarda çok yapıyorum ..

VV : Keyfine bak.

*Akışı düzeltir , bunu yaparken Ville de yayını kesenlerin hayaletler olduğunu söyler*

CA : tamaaam , döndük .

VV : Harika . Çıkış tarihinden söz ediyorduk değil mi ?

CA : evet .

VV : Evet , Sevgililer Günü , sevgililer günü .. Sevgililer Günü başta benim fikrimdi , bilirsin , hatırlaması kolay . Tarihlerden bahsettiğimde yani . Sevgililer Günü dünyanın her yerinde aynı , bu yüzden Ağustos’ta stüdyoya girip Cadılar Bayramı’ndan önce kayıtları bitirmeyi planlıyoruz , ve sonra da albüm kapağını hazırlayıp albümü denetlemek , ve birkaç gazeteciyle konuşup ne kadar iyi bir değişim olduğundan falan bahsedeceğiz . Ve ımm .. Sanırım böyle . Sevgililer Günü uygun gözüküyor , ve her şeyi yapmaya zamanımız olacak , bilirsin , bir video çekmek , ımm , ihtiyacımız olan ne varsa işte . Kulağa iyi geliyor yani . Bizim için en azından. Benim amacım şu , bunu ve bundan sonra yapacağımız her şeyin çıkış tarihini Sevgililer Günü belirlemek , ımm , bu şekilde , insanların kafaında şöyle bir şey oluşacak , yani “Ah evet , işte yine başlıyoruz..” Hatırlaması kolay.

CA : doğru.

VV : Ve bu harika olurdu çünkü bu işi uzun bir süre yapacağız .. ölene kadar. 2027 yılında size göre neye benzeyeceğimizi bilmiyorum ama ımm , göreceğiz.

CA : Imm , her şey değişiyor aslında , ve sanırım ne olacağı plak şirketine de bağlı . Venus Doom yayınlanacak denildiği tarihten çok daha önce yayınlandı , tarih geriye çekildi , yoksa yanılıyor muyum ?

VV : Oh , hatırlamıyorum , bence albüm berbattı .

CA : *güler* hayır değildi!

VV : Hayır , ara sıra olur bu , özellikle de yaz aylarında albüm çıkarıyorsanız . Yazın çıkan bir sürü albüm var ve biz o kadar da ünlü bir grup değiliz . Plak şirketi çıkış tarihi olarak Metallica’nın verdiği tarihte bir albüm yayınlamak istemez. Çünkü her zaman bu dev , dünyaca ünlü isimler herkesin dikkatini çekecektir ve herkes onları izliyor olacaktır . Bu yüzden de yılın en iyi zamanını seçmeye çalışıyoruz ki yalnızca biz olarak ayakta duralım ve tanınalım . Üzücü ama maalesef gerçek bu .

CA : Aslında bir sürü kendini adamış fana sahipsiniz ..

VV : Şey , biliyorsun, bu işi hala yapabiliyoruz ve neler olacağını albüm çıktıktan sonra göreceğiz . *güler* O kadar da farklı olmayacak , bilirsin , anında tanıyabileceksiniz yani bizim olduğunu, sadece daha fazlası olacak . Imm , şey gibi.. daha hareketli,kıpır kıpır demek istemiyorum ama kesinlikle daha farklı olacak. Daha elektronik , daha az piyano , daha az yaylı çalgı daha fazla 80ler hissi . Biz sadece .. Bilirsin, klasik 80ler etkisi , bu bizim için bir tür nostalji . Şu noktadaysa bizim için yeni olan şeyi oluşturuyor .

CA : Pekala. .. Imm ne sorsam sana ..

*düşünmek için durur,Ville mırmır sesler çıkartarak CA'ı güldürür*

VV : Evet,evet? Tamamen seninim .

*gülerler*

CA : Şey , umm , albüm hakkında özellikle heyecanlı olduğun bir nokta var mı peki?

VV : Imm,şey , sanırım herşeyi bitirmek . Bu çok heyecan verici. Aslında bu konuda biraz endişeliydim , bilirsin , ayık olarak müzik yapmaya başlamak ve tüm o Jim Morrison havasından mahrum bir şekilde olmak, kafamın içinden uzak olmak tüm bu şeyleri bitirmeyi zorlaştırır, ya da sanatsal açıdan kaliteyi düşürür diye düşündüm , ki öyle olmadı - yani bir çeşit günlük gibi,bu yüzden de oldukça net. Bu aslında benim dünyanın nasıl da en basit şeyleri evirip çevirip en zor haliyle anlattığını belirtme şeklim . Bu yüzden şarkı sözlerine bağlıyım ve - um , bu bir mücadele oldu benim için , ve um, bu yüzden sadece bu işin iyi sona ereceğini umuyorum - sadece tüm bu olay hakkında biraz gerginim . Bu bir randevudan önce tedirgin olmak gibi bir şey . Sadece gerginim. Neler olacağını göreceğiz. Midemde kelebekler uçuşuyor , Ocak gibi uçmaya başladılar ve bir türlü gitmiyorlar .

CA : Imm , sana şunu söyleyebilirim ki , albüm konusunda heyecanlı olan ve çıkması için sabırsızlanan birçok insan var.

VV : Evet tamam , acı bize .

CA : *güler* Bu acıma değildi!

VV : Tamam tamam! Göreceğiz .

*gülerler*

VV : Hayır hayır , aslında gruptaki herkes aşırı mutlu ki bu çok nadir görülür . Herkes mükemmel hissediyor ve aslında son aylarda yaptığımız kadar çok çalışmayı daha önce hiç yapmamıştık - çalışmalar 12 saat falan . Ve biliyorsun , umm , artık barlarda sigara da içemiyorsun , ve içki için de sebep yok bu yüzden vaktimizi sadece şarkılara harcııyoruz ve , ımm , bilirsin , hepsi 3 buçuk dakikalık şarkılar , her neyse . Yani gördüğün gibi fazla konuşulacak bir şey yok . Dörtlükleri var , nakaratları var , bazılarının ekstra nakaratları var , orta bölümleri var ki sanırım orta 8lik ya da köprü olarak adlandırılır , ve biraz 80lerin sert gitarları araya girip şarkıyı çift sesli nakarata bağlar , ve de son . Roket bilimi değil ya .

CA : Evet , ama yine de bundan konuşmak eğlenceli ve fanlar da oldukça heyecanlı.

VV : Evet, bilirsin , ben de bu konuda oldukça heyecanlıyım ve istediğim şey albümün bir an önce bitmesi ve insanların onu duyması , ve sonrası da yorumlama için iyi bir zaman , iyi miydi , kötü müydü , tüm yaptıklarımıza değdi mi .. Eğer değmediyse , bilirsin , yerin dibine geçer , bir sürü dondurma yer ve Rock of Love izleriz .

CA : *güler* Ah Tanrım

VV : *güler* Evet o serilere girmiştik , Amerika turnesindeyken. Ve, ah, ordaki diğer heriflerle ortak noktamız buydu . Brett Michales izlemenin hastalıklı çekiciliğini bilirsin .

*gülerler*

CA : Ben onu izleyemem bile

VV : Şey , izleyip onu bir işkence aracı olarak kullanıp kullanamayacağına bakabilirsin.

*Karşılıklı gülüşme*

CA : Tamam tamam , biliyorum senin bulunduğun yerde saat çok erken , bu yüzden artık gidip biraz uyumana izin veriyorum .

VV : Evet , saat daha , dur bakıyım , 4:25 . Daha Twin Peaks finaline 8 bölümüm var ..

CA : Ah , tüm gece onu mu izleyeceksin ?

VV : Hayır hayır , arada uyuyacağım ama , bilirsin , seri halinde izlemeyi seviyorum . Geçenlerde 3 gün tüm Six Feet Under sezonlarını izledim , ve , ımm , günde 14 saat falandı. Yani , ımm , moda girmeyi seviyorum , bir kere o moda girdikten sonra yazmak veya şarkı yazmak , ya da Twin Peaks'ten daha iyi şeyler yapmak kolaylaşıyor .

CA : Ah , tamam , bir saniye bekle , konuyu tekrar müziğe getiriyorum .. Tekrardan teşekkür ediyoruz sana , herkes teşekkür ediyor , birkaç kişiden bazı istekler aldım ..

VV : Şey , ben teşekkür ederim . Şey için , ımm , yaptığınız herşey için. Bilirsiniz , tüm bu şeyin bir parçası olmak benim için bir onurdur .

CA : Tamam , teşekkürler . Ve müziği tekrar açıyoruz , tekrardan , bizimle birlikte olan Ville'ydi ve şimdi sizi Circle of Fear'la bırakıyorum .

VV : Ooo .

Çooook güzel bir röportaj teşekkürler canım.